3/16/12

Wasted Years...

Q7 ve çetesi başlıklı gazete manşetlerinin fazlalıkla gündemi meşgul ettiği yanıltıcı dönemleri hatırlıyorum ve bugüne bakıyorum. Ortada portekizli bir çete varsa bunun ispatını bugün İngiltere'de S.Lizbon'lular yaptı. Sezon başında İngiliz klüplerinin bu sene Avrupa'da hüsran yaşayacaklarını, Devils'in Bilbao'ya hem de Avrupa Ligi'nde, City'nin ise Lizbon'a hem de sahasında 2-0 geriye düşerek elenecekleri söylense büyük gülerdim. Hele ki İngiltere'nin Avrupa bazında tek başarılı(!) klübü Chelsea olacak denilse, ortamdan hızla koşarak uzaklaşırdım. 
İngiltere'nin futbol bazındaki bu ekstrem düşüşü kolay kolay açıklanabilecek cinsten değil. Büyük umutlarla, büyük paralar harcanarak kurulan Man City'nin, Lizbon'a elenmesi sadece İngiltere için değil tüm futbolseverler için büyük bir sürpriz. Mancini'nin oyun kurgusu ve maça yaklaşım tarzı oldukça laubali bir yapıdaydı. Ancak her ne olursa olsun City'nin en kötü halinin bile, Portekiz'de Porto ve Benfica hegamonyası altında ezilmiş durumda olan Sporting'i rahatça elemesi gerekirdi. 
Sezon sonunda takımdan gönderileceği konuşulan Mancini için ise yönetimle arasındaki bağın kopma noktasına geldiğini söylemek artık pek de zor değil. Yaramaz çocuk gibi onu da isterim, bunu da isterim tarzında transfer planlaması ile giden bir hoca'nın, istediği tüm konfor sağlanmasına rağmen bu denli büyük bir başarısızlığa imza atması, bunun yanında yavaş yavaş lig'den de kopuyor oluşu gidişatın Mancini adına karanlık olduğunun göstergesi...

No comments:

Post a Comment